Hak Nedir
Hak : yasal, toplumsal ya da ahlaksal özgürlük veya yetkidir. Bazı yasal düzen, toplum sözleşmesi ya da ahlak teorilerince; insanlara tanınan ya da borçlu olunan normatif temel kurallardır. Sözlükte: 1. Adalet 2. Adaletin, hukukun gerektirdiği veya birine ayırdığı şey, kazanç 3. Dava veya iddiada gerçeğe uygunluk, doğruluk 4. Verilmiş emekten doğan manevi yetki. 5. Pay. 6. Emek karşılığı ücret. 7. sf. Doğru, gerçek anlamları yer alır. Kökenbilimsel olarak Arapça: Haqq doğruluk, hakikat < Haqqa uygun ve yerinde idi- doğruladı kökünden gelir. İngilizce right, Fransızca droit, İspanyolca derecho, Alman Recht sözcükleri de” düz çizgide gitmek, hukuk, doğru anlamına gelir. Türkçesi: “türe”dir.
Hak uygarlığın temelidir. Toplumun ve kültürün köküdür. Toplumu, devleti, hukuku, ve ahlakı şekillendirir. Toplumsal olaylar tarihi, “haklar tarihi”dir. “Gelişmişliğin” bir ölçütü olarak “haklar” gösterilebilir. İnsanlığın hak anlayışıyla doğru oranda geliştiği söylenebilir. Bugün de vatandaşlarının hak ve özgürlüklerini tanıyan devletlere “uygar” devlet yakıştırması yapılır. İnsanların uzlaşı içerisinde, birbirine güvenerek yaşaması hakların teslim edilmesine bağlıdır. Haklar bakış açısına göre çeşitli sınıflara ayrılmıştır.
Doğal- Yasal ayrımında: Doğal hak insan tarafından verilmeyen evrensel haktır.(yaşama hakkı) ;Yasal hak:Toplum için çıkarılmış yasalarla belirlenen haklardır.(vatandaşların seçme hakkı) İddia- Özgürlük ayrımında: İddia hakkı: Başka bir bireyin, hak sahibi için bir şeyi yapması, yapmamasını talep hakkıdır.(mülkiyet); Özgürlük hakkı ise: Kimseye bağlı olmaksızın eylemde bulunmak hakkıdır.( Konuşma özgürlüğü) Pozitif- Negatif ayrımı: Pozitif: Bir şeyi yapma hakkı(oy kullanma[demokrasilerde mevcuttur]); Negatif: Bir şey yapmama hakkıdır.(oy kullanmama[Türkiye dahil çoğu ülkede yoktur]) Bireysel haklar- Grup hakları ayrımı: Bireysel hak: Grup ya da mensubiyet olmadan her bireyin sahip olduğu haklardır. Grup hakları: Grubun selameti için bireyler üzerinde yer alan haklardır.( Ordu mensuplarının hatalı davranışları yüzünden grupça öldürülmesi) ayrımları gibi farklı bakışlar mevcuttur. Bak: Bazı tanımlar
Hukukta Hak
- Kamu Hakkı: Vatandaşın devlete karşı sahip olduğu, vatandaşlık, memur olma gibi haklardır. Vatandaş olmayanlar yararlanamaz. Kendi içinde kişisel, sosyal ve ekonomik, siyasi haklar olarak üçe ayrılır.
- Özel hak: Özel hukuktan doğar. Herkese karşı ileri sürülebilecek mutlak haklar, ve belli kişilere karşı öne sürülebilen nisbi haklar olmak üzere ikiye ayrılır.
Maddi Mallar Üzerinde Mutlak Haklar
- Ayni hak: Eşya üzerindeki mutlak haktır.
- Sınırlı ayni hak: Eşyayı sadece kullanma ve yararlanma hakkıdır.
Maddi Olmayan Mallar Üzerinde Mutlak Haklar: Fikir ve sanat eserleri üzerindeki haklardır.(telif)
Şahıslar üzerindeki Haklar: Başka kişiler üzerindeki velayet gibi haklardır.
Göreli haklar: Herkese karşı değil, evlenme doğum gibi aile ilişkisi, miras ilişkisi, borç ilişkisi, sözleşme ilişkisi ile doğan haklardır.
Konularına göre özel haklar: Mamelek(mal varlığı, maddi değeri olan haklar) ve kişilik( manevi değeri olan devredilemeyen haklar) olarak ikiye ayrılır.
Amaçlarına Göre Haklar
Yenilik doğuran: Taraflar arasında yeni bir hukuki ilişki doğuran ya da sona erdiren haklardır.
Kurucu Yenilik doğuran haklar: Mevcut hukuki durumdan başka, yeni bir hukuki durum doğuran haklar. Kira sözleşmesi imzalamak gibi.
Değiştirici yenilik doğuran haklar: Mevcut hukuki durumu değiştiren haklardır.
Bozucu yenilik doğuran haklar: Mevcut hukuki durumu tamamen ortadan kaldırır. Kira sözleşmesini feshetmek gibi.
Hakkın Korunması
Devlet eliyle koruma: Yetkili makamlara başvurarak korumaktır. Dava açmak buna örnektir.
Kişi eliyle koruma: Kişinin kendince korumasıdır. Sadece istisnai hallerde buna izin verilir.
Meşru müdafaa: Kişinin kendisine yapılan saldırıyı savunmak, bertaraf etmek için kuvvet kullanmasıdır.
Kuvvet kullanma: Başka bir yol kalmadığı zaman kişinin kuvvet kullanmasıdır.
Zaruret: Kişinin can ve mal koruması için üçüncü kişilerin canına veya malına zarar vermesidir.
Tarihte Hak
1215 tarihli Magna Carta İngiltere kralının haklarını yasalarla sınırlama olanağı getiren bir sözleşmedir. 1776 Amerikan Bağımsızlık Bilgirgesi, insanların yaşama, özgürlük ve mutluluk isteklerini tanımlar. 1789’daki Fransız Devrimi sonucunda İnsanların ve Vatandaşların Hakları Bildirgesi yayımlanır. İnsanların bireysel ve toplumsal haklarını tanımlar. 1948’deki İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi Birleşmiş Milletler’ce imzalanan, modern hak anlayışını betimleyen bir belgedir. “İnsanlık ailesinin bütün üyelerinde bulunan haysiyetin ve bunların eşit ve devir kabul etmez haklarının tanınması hususunun, hürriyetin, adaletin ve dünya barışının temeli olmasına” çalışır. Avrupa Sosyal Şartı, Türkiye dahil 47 Avrupa ülkesinde yürürlükte olan hak anlayışlarından biridir. Türklerde: Orhun Yazıtları‘nda, töre kavramı ile hak anlayışının ilk kayıtlarını görürüz. Kutadgu Bilig devlet olmanın şartını hak ve hukukun belirlenmesi olarak betimler. Osmanlı’da bireyler arası ilişkilerin “kanun” ile düzenlendiğini görürüz. Kanuni, fetihleri ile değil çıkardığı kanunlarla ünvan almıştır. Sened-i İttifak(1808) padişah gücünü sorgulayan ve yetki tanımlayan ilk belgedir. Tanzimat(1839), Islahat(1856), Kanun-ı Esasi(1876), Meşrutiyet(1878/1908) bizdeki haklar ile ilgili gelişmelerdir.
Felsefede Hak
Sokrates, Platon ve Aristoteles doğal hakkın(dikaion physikon[ δικαιον φυσικον]) varlığını savunmuştur. Evrensel hukuk kuralları vardır, yazılı değildir ve uygulanmasında yasa değil, mantık(sağduyu) kullanılmalıdır. Thomas Aquinas Thomas Hobbes, John Locke da benzer görüştedir. Hobbes’a göre insan doğada savaş halindedir. Devlet ile bu savaş hali dizginlenir. Akıllı insanın öncelikle barış talep etmesi gerekir. Evrensel- doğal hakların yerine gelmesi insanların barış önceliğine bağlıdır. Bu da ancak devletle mümkündür. John Locke, Hükümet Üzerine İnceleme eserinde doğal hukuk kuramını inceler. Kendi felsefesine adapte eder. Hobbes’un tariflerini eleştirerek devletin hayat, özgürlük ve mülkiyeti koruyamadığı durumlarda yıkılıp yenisinin kurulması gerektiğini söyler. Karl Marx insan haklarının burjuva değerleri içerdiğini düşünür. Ona göre “bu sözde hakların hiçbiri, toplumdan soyutlanmış, kendi çıkar ve arzularının arkasına çekilmiş egoist insan gerçeğinin ötesine geçememektedir. Ayn Rand’ın önderlik ettiği objektivizme göre sadece bireysel haklar vardır. Bak: dmy.info/adalet-nedir-adalet-felsefesi Bak: dmy.info/sokratesin-savunmasi/ Bak:dmy.info/hukuk-felsefesi/
- Hayatlarını gözden geçirip birçok haksızlık ettiklerini gören kimseler çocuklar gibi sık sık uykudan uyanır, ürker, kötü bir bekleyiş içinde yaşarlar. Halbuki hiçbir zaman haksızlık etmediklerini bilenlerde daima tatlı bir umut vardır. – Platon
- Haksızlık üzerine kurulmuş bir krallık yaşamını sürdüremez. – Seneca
- Herhangi bir yerdeki adaletsizlik, her yerdeki adalet için bir tehdittir. – Martin Luther King
- Haklı ya da haksız olduğumu yargılayan benim, benden başka bir yargıç yoktur. Başkaları sadece benim hakkımı onaylayıp onaylamadıklarını ve bunun onlarca da haklı olup olmadığını yargılayabilirler. Max Stirner
- Anlayışlı olan beni anlayışlı, aptal olan ise aptal bulur. Bence ikisi de haklıdır. Halil Cibran
- Hak doğrunun yardımcısıdır. Türk atasözü
kısa dediğin bu çok gUzel olmuş
Sayın Doğuhan,
Daha önce de bazı yazılarınızı kaynak göstererek MEDENİYET VE PEDAGOJİ TARİHİ adlı kitabıma almıştım.
Mail adresinizden ulaşamadım.
Bu defa da Hukuk, adalet ve eşitlik ile ilgili ilgili yazılarnızdan bazı bölümleri kaynak göstererek almak istiyorum.
İzninizi rica ediyorum. Saygılarımla.
Dr. Nusret Alperen
çok bilgilendirici bir yazı olmuş ellerinize sağlık teşekkür ederim