Sözlükte Mit Nedir
Mitoloji- Yunanca; mitologia (µυθολογία): mithos (µυθος) “anlatı” ve logos (λογος) “konuşma” sözcüklerinin birleşimidir. Fransızcadan dilimize geçmiş, “efsaneler külliyatı” anlamında kullanılmıştır. Eski Yunan’da “geçmişte söylenenlerin tekrar edilmesi “ anlamına gelirken, günümüzde “efsane”- gerçek dışı anlamları kazanmıştır. Bugün mitoloji: ya belirli bir kültürdeki mitleri(örneğin: Yunan, Türk mitolojisi) ya da mitleri inceleyen bilim dalını tanımlar. Günlük dilde: abartılmış, kurgu inançlara da mit adı verilir. Edebiyatta: gerçek olmayanı kinaye etmek için ve bir yanlışlığı, doğru olmayışı vurgulamak amacıyla kullanılır. Türkçeye söylenbilim veya söylencebilim diye çevrilmiştir.
Kısaca Mitler
Mitlerin kendi penceresinden baktığımızda, görünüşte yaşanmış olayları aktaran, çoğunlukla kökeni bilinmeyen ve geleneğe dayanan söylentileri görürüz. Tarihte, yaşandıkları dönemlerde: tanrısal varlıkların eylemlerini anlatmak amacıyla aktarılan kültürel ürünlerdir. Gerçek ve kutsal niteliği vardır. Örnek alınan bir modeldir. Toplumun ritüellerinden biridir. Zaman kavramı sürekli- şimdiki zamandır. Köken ve eskatoloji(yok oluş) mitleri olmak üzere ikiye ayrılabilir. Köken mitleri kendi içinde: etiyolojik(nedenlere ilişkil- ilkel), kozmogoni(evrendoğum), teogoni(tanrıların kökeni), antropogoni(insan yaratılışı), takvim(zamanın ölçümü), totem(nesne kültleri), kahramanlık(atalar kültü) mitleri olarak tasnif edilebilir.
Mitler toplumunun inancını, ideallerini yansıtır. Belli zamanlarda anlatılma, dramatize olma işlevi vardır. İnsanların ilkel nedenselliğini mitlerde görebiliriz. Hepsi birer açıklama çabasıdır. Bir şeylere yanıt verdikleri için kuşaktan kuşağa aktarılmıştır. Yerlerine daha mantıklı veriler geldiğinde ise, bugünkü gibi, gayri ciddi anlamlara gelmiştir. Mitlerde: Görünen dünya görünmeyen bir öte dünya ile desteklenmiştir. Köken ve yok oluş ile ilgili sorular, metafizik unsurlarla yanıtlanmıştır. Felsefi terminolojinin ortaya çıktığı Antik Yunan’da filozoflar buna tepki göstermiştir. Açıklama çabalarını daha dünyalı şekillere dönüştürmüşlerdir. İnsanın açıklama çabaları zaman geçtikçe elle tutulur dayanaklar edinmiştir diyebiliriz.
İlk filozof sayılan Thales’te mitolojiden felsefeye geçişi izleyebiliriz. Thales’e göre yer, Okeanos adlı sonsuz suyun üzerindedir. Yunan mitolojisinde Okeanos (Okyanus) tanrılar ile insanların babasıdır. Dünyevi açıklamalar getirirken mitoloji ile karışık bir geçiş evresi görmekteyiz. Daha sonraları Anaksagoras nous adlı bir aklın evreni kontrol ettiğini düşündü. Bu mitsel bir ifade değilse de, dayanağı görüngünün ötesinde, insanın haberdar olmadığı bir şeye işaret eder.
Bu anılan geçişi bugün dahi takip etmek mümkündür. Efsanevi mitlerden daha dünyalı mitlere geçiş yaşandı. Ardından metafizik ve ideal kavramlar ile yanıtlarımız daha gerçekçi bir hayaller perdesine atıf yapıyordu. Sonraları, görüngübilim ve materyalizm bunları dışlasa da, halen açıklamalarımızın elle tutulmayan kavramlara delalet ettiğini görmekteydik. Bugün dile kadar indirgenen felsefe, gerçeği perdeleyen terimlerinden ve mitik- metafizik söylemlerden kurtulmaya çalışmakta. Bak: dmy.info/mitoloji-felsefe-iktidar-iliskisi/
Mitler bir açıklama çabası olarak türemişti. Kendince nedenselliği olan ve aslında hikmetli suallere yanıt arayan söylencelerdi. Bugün bunları aşağılıyor ve çağdaş mitlerimizi onların üstünde tutuyoruz. Halbuki Onların yaptığı, bizimkinin atası, öncülü idi. Belki de felsefi sorularımız da mitlerden gelmekte. Sonuçta bilimin, felsefenin nedensellik zinciri yokken, mit vardı. Onu incelemek, anlamaya çalışmak, bugünün köklerine inmek demektir. Levi Strauss’un Mit ve Anlam adlı eserini okumanızı öneririm.