saçma dali

Saçma Nedir

saçma nedirSaçmaya indirgeme bir kanıt yöntemiydi. Bir önermenin aksini saçmaya indirgeyerek kendisini doğrulamak; veya önermeyi doğru kabul etmeyince oluşan saçmalıkları göstermek yolu ile kanıtlama amacı güdülmekteydi. Günlük hayatta sıkça kullanıldığını söylemiştik. Felsefede de çokça kullanılmaktadır. Özellikle varoluşçular tarafından gündeme getirilen bir yöntemdir. Aslında bir yöntem olarak kullanmazlar. Ancak anlam arayışlarını göz önünde bulundurursak saçmayı bir yöntem yaptıklarını savunabiliriz. Hayatı saçma bulmakta ve onu açıklamaya çalışmaktalar. Saçma bulup yaşama devam ettikleri ve saçma olana artan ilgileri yüzünden saçmayı bir yöntem edindiklerini düşünebiliriz. Bakınız: dmy.info/hayat-sacma-mi

Sözlükte Saçma Nedir

Felsefe sözlüğüne göre saçmaMantık kurallarını bozan, tersine çeviren. Saçma bir düşünce, ögeleri birbirini tutmayan, birbiriyle bağdaşmayan düşüncedir. Saçma bir yargı kendi içinde tutarsız olan ya da tutarsızlığı içeren bir yargıdır. Saçmayı anlamsızdan ayırmak gerekir. Çünkü saçmanın bir anlamı vardır, ama bu anlam çelişiktir, yanlıştır. Oysa anlamsız olan ne doğru ne de yanlıştır.

saçma dali

İnsanların benim şaka mı yaptığımı yoksa ciddi mi olduğumu bilmesi gerekmez, tıpkı bunu benim bilmemin de gerekmeyişi gibi. Dali

Saçma: akıl almaz, mantıksız, anlamsız, abes, absürt sözcükleriyle yakın anlamda kullanılmıştır. Felsefede anlamsız dünyada anlam aramak gibi mantık açısından yanlış çıkabilecek durumları nitelendirmeye yaramıştır. Daha çok varoluşçularla anılan saçma kavramı: insanın ilahi beklentilerinin aksine, ilgisiz ve kötü hayatın insansı taleplere kayıtsız kalmasını betimler. Bu acımasız hayatta anlam aramak saçmadır. İnsanın anlam arayışı saçmadır. İnsanın anlam bulamaması da saçmadır.

Felsefede Saçma Nedir

Absürdizm olarak anılan felsefeye göre: insanın anlam arayışı hüsranla sonuçlanır. Çünkü bilmediğimiz o kadar çok şey vardır ki, kesinlik olanaksızdır. Bilinmeyen bir evrende yaşayan bizler, bütün hayatın anlamını aramakla saçma bir iş yapmaktayız. Ancak anlamı olmayan hayatın kendisi de saçmadır. Yine de bazı saçmacılar hayatta yapacak başka bir şey olmadığı için anlam arayışını sürdürmek niyetindedir. Saçmayı kabullenmek ve sahte anlamlı duruş yerine bununla yaşamak görüşündedirler. Varoluşçu felsefe ile gündeme gelen saçmacılığın temelleri Søren Kierkegaard, Albert Camus ve J.P. Sartre tarafından atılmıştır. Camus’nün Sisifos Söyleni adlı deneme kitabı saçmacılığa dair en ünlü eserdir. 2. Dünya Savaşı sırasında yayımlanan, ölüm ve yaşam gözleminin bir ürünüdür.

saçma nedirVaroluşçular hayatı saçma olarak nitelendiriyor. Ancak bu yazılanlar, absürdizm veya herhangi bir saçmacılık okulu, anlam arayışı sayesinde vardır.  Yani saçmalayarak saçmayı fark ettiğimizi söyleyebiliriz. Saçma bir davranış olan anlam arayışını yapmasak bu sonuçlara ulaşamazdık. Sonuçta bu saçmanın bir yöntem olduğunu düşünebiliriz. Hayat bildiğimiz anlamda saçma ise, neden yaşıyoruz? Bu saçmalık bir saçmaya indirgeme olarak nitelendirilmelidir. Camus, Sisifos Söyleni’nde şöyle der: yaşamanın bir anlamı bulunduğunu yadsıyan düşünürlerden hiçbirinin, mantıklarını yaşamayı da yadsımaya kadar götürmediğini söylemek gerek. Schopenhauer‟in çok zengin bir sofra başında intiharı övdüğünü sık sık anlatıp gülerler. Belli ki saçma nitelendirmeleri anlam arayışının bir aracıdır. Aynen saçmaya indirgeme gibi, hayat önermesini kanıtlamak için doğru olduğu varsayılmış, ve sonuçlar sergilenmeye çalışılmıştır.

Hayat saçmaya indirgenerek anlamaya çalışılır. Öyle olsun ya da olmasın, sonuca dikkat çekmeliyiz. Tüm arayışların sonucunda cevap yerine daha fazla soru kalmaktadır. Sorunlar gittikçe birikmekte, çözümlere ulaşılamamaktadır. Burada anlamı arayanların niteliği akla gelir. Bazılarımız bunları hiç dert etmiyor. Hayatın anlamıyla ilgilenmeyenler var. Bazı insanlar anlamlarına sahip ve saçmacılığı saçma buluyor. Bu halde akla şu soru geliyor: acaba saçmalık veya hayatın anlamsızlığı kişisel midir? Yani genelde değil, öznede mi bulunurlar? Bakınız: dmy.info/elinin-koru-ya-da-transendental-idealizm

Leave a Reply