Yaşamın Anlamı Nedir
Yaşamın ne olduğunu, hayatın anlamını daha önce birkaç kez tartışmıştık. Yaşamın anlamı, hayatın ya da varlığın önemine ve yapısına dair felsefi bir sorudur. Hayatın anlamı nedir, hayat nedir, yaşamak nedir, yaşam ne hakkındadır, hayatın amacı nedir, varlığın sebebi nedir gibi sorularla benzer ve iç içedir. Felsefi, bilimsel ve dinsel araştırmalara konu olmuş ve çok sayıda yorum almıştır. Varlık, toplum, psikoloji, mutluluk, ahlak, özgürlük ve saire konular dahilinde felsefi ve dini açıklamalar yoğunlukla yapılmış, aynı adla birçok kitap yazılmıştır. Bilimsel çalışmalar evrenin doğumu ve oluşumu üzerinde yoğunlaşır. Bilim daha çok hayatın “nasıl”ı üzerinde durur. Felsefi düşünceler materyalist ya da mistik olabilirken, dini düşünceler genellikle mistik- metafizik eksendedir. Biz burada filozoflardan kısa açıklamalar ileteceğiz.
Filozoflarca Yaşamın Anlamı
Platon‘a göre bilginin en yüksek biçimine ulaşmaktır. Bu da “iyi ideası”dır. Tüm iyi şeyler değerini iyi ideasından alır. Aristoteles, tüm yeteneklerin ve sorgulamaların, ve dahi her etkinlik ve etkinlik seçiminin bir iyi hedefi olduğunu düşünür. “İyi”nin, tüm çabanın amacı olması bu yüzden haklıdır. Her şey bir amaçla yapılır ve bu amaç “iyi”dir. Kiniklere göre doğayla uyum içinde erdemli bir yaşam sürmek yaşamın anlamıdır.
Nietzsche hayatın objektif bir anlamın olmadığını söyler. Onun için sonsuz tekrar edilen bir hiçliktir. Schopenhauer için de hayat boş bir şeydir. Halihazırdaki insan onu abartır. Buda’ya göre hayat bir katlanmadır. Acılarla doludur ve mümkün olan en hafif şekilde geçirmek gerekir. Bunun için iştahı yok etmeli ki acı da yok olsun. Ludwig Wittgenstein: Doğal süreçlerle meydana gelen gündelik dil ile hayatın anlamı, insanın dünyadaki yeri gibi konular hakkında konuşulabileceğini söyler. Ancak “anlam belirlenemez.” Bu konularda bilimsel bir konuşma yapmak imkansızdır. Yani yaşamın anlamı kesin olarak söylenemez, böyle bir şey ifade edilemez. Terry Eagleton Wittgenstein’dan yola çıkar ve soruyu dilbilimsel eleştiriye maruz bırakır. Mesela, ona göre hayatın anlamı nedir sorusu: “iyi kötüden daha mı özdeştir” gibi bir sorgulamaya denk gelir…<dmy.info/ludwig-wittgenstein-ve-tractatus>
Jeremy Bentham acı ve hazzı doğadaki iki efendi olarak görür. İşlevsellik Kuralı’na göre en çok insana en büyük mutluluğu getiren şey “iyi”dir. Hayatın anlamı: en büyük mutluluk prensibidir. Herkesi, en çok mutlu etmektir. Albert Camus, “hayatın anlamı en acil meseledir” der. Ona göre hayata katlanıp katlanılamayacağı sorunu en büyük sorundur. İntihar etmek, etmemek kadar anlamlıdır. Yaşamın amaçsızlığı, absürt bir durumu getirir. Bu da desteksiz ve düzgün bir ivmesi olmayan yaşantılarla şekillenir. Bu saçma yaşamda ne yapsanız yeridir. Hayat yabancı ve saçma görünmektedir… <dmy.info/hayat-sacma-mi>
Viktor Frankl‘ın İnsanın Anlam Arayışı adlı kitabına göre: İnsan yaşamı anlam içermektedir. Yaşamı anlamlı kılmak ve amaçla doldurmak için insanın temel motivasyonu anlam aramaktır. Anlam, insan acı içindeyken bile bulunabilir.İnsanı güdüleyen şey yaşamını anlamlı kılma çabasıdır. Herkes için geçerli evrensel bir anlam yoktur. Her birey için yaşamın anlamı farklıdır. Nihai anlamda yaşam sorunlara doğru çözümler bulmak ve her birey için kesintisiz olarak koyduğu görevleri yerine getirme sorumluluğu üstlenmek anlamına gelir. Bu görevler ve bu nedenle yaşamın anlamı insandan insana ve an be an değişir.
Alfred Adler‘e göre yaşamın anlamı: yaşam bütününe katkıda bulunmaktır.Yalnızca tek bir insan için anlam taşıyan bir sözcük aslında anlamsız olur. Her insan önemli biri olmayı amaç edinir. Ancak kendi önemlerinin başkalarının yaşamlarına yaptıkları katkılarda yattığını anlamazlarsa sürekli olarak aynı yanlışı tekrarlarlar. Atalarımızı var eden, onları anlamlı kılan şey bugünkü hayata yaptıkları katkılardır. Öyle ise diğerlerine ne oldu? Sorusu ile sadece kendini düşünen bencil bireyleri hedef alır. Bak:dmy.info/hayatin-anlami-nedir/
Schopenhauer’a katılıyorum. İnsan bence kendi yaşamını fazlasıyla abartıyor. Kendi hayatına bir anlam yüklemeye çalışıyor. Bir ruhunun olduğuna yaratıcısının onu özellikle yarattığına, hatta yaratıcısına benzediğine inanan bir canlı. Bence de hayat bu kadar özel ve karmaşık değil. Bizlerde kediler ve köpekler gibi dünya üzerinde yaşayan canlılarız. Bizi izleyen melekler ve tuhaf isimli cinler yok. Birisinin bizi söylediklerimizi ve yaptıklarımızı kayıt etmesine inanmak, kendine kurallar uydurup bu kurallara göre yaşamak… Tuvalete sol ayakla girip euzu çekip sağ ayakla çıkıp elhamdülillah çekilmesi gibi. Birisinin sizin tuvalete nasıl girip nasıl yapacağınıza kadar düşündüğünü düşünmek çok anlamsız :) bence de insan hayatı ve kendisini fazla abartıyor. Kişi kendisinin bir hiç olduğunu kabul ettiğinde hayat onun için yeni başlamıştır.
Koca bir evrende olduğumuzu ve milyarlarca insan olduğunu düşünürsek haklısın hiçiz ama bu düşünce ve bilinç sistemimiz bizi bir anlama itmeli. Kedi ve köpek yaşar sizde yaşarsınız ama o hayvanlar sizin gibi düşünüp felsefik bir konuda karara varamaz. ya da hayata yön veremez sadece yaşarlar ve ölürler Doğru insanlar gelip göçüyorlar ama söylediğin gibi hayata anlam vermeyen insanlar. Dünya ya yeni bakış açıları sunan ya da bizi bir adım ileriye götüren insanlar varken siz gibi düşünüp hayatı anlamsızlaştırsa ne olurdu?
Tesadüfe inanmam… Yani ‘hiç şey tesadüf değildir’… Bu söylemimden kadere inandığım anlamı da çıkarılabilir ama ben kadere de inanmam. (inandıklarımdan çok inanmadıklarımdan eminim sanırım)… Konuya dönecek olursam, tesadüf demiştim, konuya direk tesadüf diye giriş yapmamın bir anlamı var o da şudur ki, bu siteye plânsız,habersiz bir şekilde giriş yapmam oldu (bu noktada geçmiş hatam(doğru) bna bunun tesadüf olduğunu fısıldadı şimdi ki hatam(doğrum) ile buna cevap vererek,’ hiç bir şey tesadüf değildir’ şeklinde giriş yaptım… Asıl konuya dönecek olursam, bu siteyi ve yazdıklarınızı görünce hepimizin gerçekte aynı olduğunu savunduğum görüşümü kanıtlamış oldum ya da oldunuz…Yazdıklarınız, benim için çok özel olan bir amacımın sizin tarafınızdan biçimlendirilmış şekliyle gerçekleşmiş olduğudur… Bu, anlamdıramadığım bir sebeple benim hevesimi kaçırdı . Hayalim bir başkası tarafından uygulanmaya konulmuş, biraz üzüldüm sanırım, ertelenmiş hayatımın bir hatası şu an siteniz ve yazdıklarınız… Tebrik ederim. Bu plânsız karşılaşma adına ‘HİÇBİR ŞEY TESADÜF DEĞİLDİR’ diyorum…
Site de aynen sizin gibi söylüyor. Ben kendi kendime yazsam bunları söylemezdim. Zaten kamuya açık bir site ile “biz” için ve bizden konuşmak istediğim aşikardır. Her eylem bütünün yörüngesindedir ve biz onun çekim alanında kendimiz hareket ediyormuş gibi hissederiz. Aslında kendimiz hareket ediyoruz, ancak güç nereden? Bütünü gördüğünüz ve senaryonun okunmamış kısımlarını keşfettiğiniz için tebrik ederim.
Bence anlamımız var. Felsefe de bu anlamı yüceleştirmek için var. Felsefe her zaman yeni kavramlar ve anlamlara gebedir. İnsan ve felsefe birlikteliğini buradan bakarak şöyle tanımlayabiliriz:
Her insan hayatı ya da her insan varlığı felsefenin anlamlandırma çabasından başka bir şey değildir.
Hayatın tamamı bir algı var olmayan nesneler var olmayan renkler var olmayan sesler ve bunlara anlam yükleyen kapkaranlık bir beyin Bir şeylerin gerçek te var olduğunu sadece düşünerek dokunarak duyarak koklayarak anlamak ufacık bir işlemcinin yorumundan fazla bir şey değildir acı hüzün sıcak soğuk hiçbiri yok ölüm ve doğumun olmadığı gibi hiç doğmadınız ve hiç bir zaman ölmeyeceksiniz Bu bir oyun manası ve anlamı yok bulduğun icat ettiğin aslında olup ta algıda eksik olandır Gerçekler bütünde değil algıda zorlandığın küçük te dir Zaman yok Hiçbir zaman var olmadı Hata sıfırda eger sıfırı kabul edersen her şey için yokluk ve başlangıç çizmen gerekir sıfır yok hep var olan için sıfır yoktur sıfırı kabul edersen aldanır ve sıfırla tanrıyı bulursun ve tanrı sıfırla icat edilir sıfır tanrının diğer adı ve aslında tanrı sensin onu sen yarattın sen kendini yarattın ama onu hep var kıldın sen sıfır oldun varlığını hep var olana yüklemek seni hep var kılar
Nietzsche gibi düşünmek isterdim ama bir hiç uğruna yasayamayacagimi anladım
yorum modere ediyorsunuz bunu sevmedim
eğer bu benim yanılgım ise saygılar
Yaşama anlam yüklemeden insan mutlu bir şekilde yaşayabilir ama yüklediği anlama ulaşamıyorsa insan o zaman yaşamın anlamsız olduğunu kısa sürede anlar.
Yaşamın bir anlamı var ona bir anlam yüklemeye kalkıp o anlam üzerinde yaşamaktansa var olan anlamı en saf şekilde kavrayıp yaşamak lazım teşekkürler
güray mandacı ztn sn kemdine ismini koymuşun 0 derece de düşünüyon bide boş boş ta konuşma Allah bizi yoktan war etti o’dur bizi yaratan tamam.abuk subuk yazılarda yazma bida
Sen var oluğuna inanmak istediğin yolda yürürken başkasının görüşlerine saygı göstermeyerek kendi yürüdüğün yolun değerlerine saygısızlık edip bilgisizliğin içinde kendi gerçeklerinden dahi uzaklaşmışsın “şaban”.Allah’ın ne olduğunu bilme yargısına veya kudretine sahip olmadan onun gerçekliğine ve sırrına ulaşabilecek düşünsel denemeler yapan yine o senin inandığın ama sadece inanmak istediğin için inandığın varlığın yine yarattığı kulları onun yerine kendi kendine yargılama hakkını kendinde bulup bir bakıma kendinden daha üstün bir varlık yaratıp ona taparak,aynı zamanda da onun yerine onun kullarını yargılama hakkını kendinde bularak yaşıyorsun.Bu perdenin ötesini göremeyen ve yanılsamaların dünyasında bu dünyanın sahteliğinden kurtulup gerçeğe ulaşamayacak zayıf bir tekamülün belirtisidir.
Biz yaşam diyince sadece insan yaşamı diyoruz.. Oysa o kadar yaşayan şey var ki bunların amacı ne diye düşünürsek her şeyin bir amacı yok İNSANOĞLU fazlasıyla duygusal hayatın amacı hayatın amacı olmamasıdır üzülerek söylüyorum ki hayat bir olgudur kısır döngü şeklinde tekrarlanır. hayat bir yolunu bulur bu en küçük bir organızma da olabilir bir bitkide veya dev bir dinazor da ne acı ki bizler yeryüzünde yaşayan en akıllı canlılarız ve o kadar yararlı bilgi yaratmısık ki yanında gereksiz bilgilerde yaratmısık. O YÜZDEN hayatın amacı nedir diye sorup duruyoruz ve binlerce düşünce içinde mantıklı bişi bulamıyoruz ÇÜNKÜ HAYATIN AMACI YOK DOĞARIZ BÜYÜRÜZ VE OLÜRÜZ BU BÖYLE TEKRARLANIR BİZDEN ÖNCE DİNAZORLAR SONRA BİZ VE BİZDEN SONRADA ORGANIZMALAR HÜKÜM SÜRECEK… BİZLER DOĞUMDAN ÖLÜME KADAR YAŞAMI EN HASARSIZ GEÇİRMEK BELKİ BİR AMAC OLABİLİR. AMA İNSANOĞLU O KADARDA MÜKEMMEL DEĞİL
Uzun bi suredir arada aklima ugrayan ama uzerinde durmadigim bu konunun degerini son zamanlarda anladim.Hayat gerçekten anlamsiz gelmeye basladi. *Nedeni ve amaci bulamıyorum. Sadece okuyorum. Ne az ne cok. Belki bunun bile önemi yoktur. Bu farkindaligi kazanmadan once kosusturmanin icinde suzulurken deger verdigim her sey … Misal birilerine(orn anne) duyulan sevgi .bu sevgi varligini korusa da icimde hayata karsi olusan isteksizlik her seyin degerini azaltiyor, yok ediyor. Hayata bi tik geriden bakiyorum artik ; okudukca geriye daha cok adim atıyorum ve cerceve genisliyor. Bunun bi sonuca varmayacagini dusunuyorum . Guzel oyun aslında ; bakalim bu kapasitelerle kim ne yapicak, hangisi farkedicek, hangisi dusuncek , hangisi en cok yaklasicak , yasamlarini nasil degerlendirecekler… Suan bunlari yazdigim telefon, kapattığım isik, yarin gidecegim okul, bunlarin bitecegini bilmem. Yine de uyum sagliyorum. Yapabilecegim tek sey dengeli bi yasam surme. Elimdeki tek sey kendimi ve baskalarini mutlu edebilmek. Tek bildigim bunun bana bi zarari olmadigi. Tum kaygilarimi kenara bırakıyorum. Gectigim dusunce safhalarindan sonra cikis yolum bu. Bazen bu durumu kabul etmek agir geliyor. Her seferinde kendimi bi ikna etme cabasinda buluyorum(Bu yaziyi yazarken bile kac kere asamalari bastan assagi geciyorum).Ama elimden gelen bu insani hayatta huzuru bulabilmek.
hayatmı ucuz yoksa bizmi PAHALIYIZ. Hiçbir şeyin gayesiz geldiğini kabul etmiyorum. her canlının bağlı olduğu etrafında döndüğü, ona bağlı yaşadığını düşünüyorum,yaşadığımız gezegende Mutlu olmayıda, etrafına yaydığın mutluluk ışınlarıyla gerçekleşeceğini umut ediyorum. Saygı ve sevgilerimle arkadaşlar.
Boşuna nefes tüketiyorsunuz.. Sizden önce milyarlarca insan gelip geçti bu dünyadan… Eğer yaşama bir anlam katılsaydı her şeyden önce bizden önceki nesiller gerekli düzenlemeyi yapmış ve yeni nesillere biraz olsun daha ferah hayat sunmuştu..Maalesef, bunun tam tersini yaşamaktayız ( kim kime dum duma dünyası ) Yaşamın hiç bir anlamı yoktur !!.. Öldüğünüzde arkanızdan bir kaç kişi ağlayacaktır ve bir kaç ay içerisinde de aileniz hariç herkes tarafından unutulacaksınız…
Arkadaşlar öncelikle hemen hemen hepinizin yorumlarını okudum ama, ben bunu kemal sunalın bir filmine benzettim şimdi filozoflara kalsa biri; yaşam anlamlı diğeri; anlamsız diyor. Ama bana sorarsanız; kemal sunalın dediği gibi,boşansam ölürüm ,boşanmasam gene ölürüm. Yani hayatı anlamlı kılıp bu dünyada günümüzü gün etmek, bizi diğer dünyada cehennem,hayatı amlamsız kılarsak bu dünyada cehennem. Bence ise hayat hem anlamlı hemde anlamsız…
Ölmek yok olmak zorunda yiz bunu bilipde nasılda delirmiyoruz.
Belkide delirdik kedimizi itiraf edemiyoruz.
Düşünüyorum da savaş lar dinler.doymayan hırsmız.bunlar delilik
Gibi zor bir durum ‘dayız yok olcaz hepsi bu ne yaparsak yapalim kaçış yok
Yapaca birşey yok düşünmek en kötüsü biraz dini biraz insanlık yaşa ve bitir mek en iyisi
turkceyi iyi bilmediyim icin yorum yapmak istemedim ama hayatin yada yasamin anlami dedimiz zaman yasamla ilgili cok fazla sey bilmediyiz halde onunla ilgili fikirler uretip duruyoruz bence ilk once merak edilen seyi tanimak bilmek gerekir ki anlamini anliya bilelim sadece dogru sekilde dushunmek gerek yani var olan gereksiz dushuncelerden uzaklasarak ilk once kafamizi bi boshaltalim tum bildiklerimizi bi kenara koyalim, en basdan dushunelim her seyi dunyanin var olmasi yada nasil var olmasini deil kendimizi dushunelim yaradilishimizi varligimiz yoklugumuzu var olusumuzdan oncesini, kendi isteyimizlemi yarandik?Hayir yaranmasaydik yani dushunun bi sizin yerinize ayri isimde ayri gorunushde biri yaransaydi aileniz yakinlariniz sizin yoklugunuzu anliya bilirlermiyidi?Hayir cunku hic var olmadiniz. Demek ki bizi yokdan var eden bi yaratici var bizi her kesden cox seven bizi eger var olmasaydik ailemizin bile yoklugumuzu fark etmiyecekdi ama o bizi yokdan var etdi bize hayat verdi,yaradilishimizdan sonraki mesele yasamin anlamiini ne olduguna geldikde ise manani aramak ve bulmak o manaya uygun yasamakdir elhemdulillah dinimiz bu gibi karanlik gelen sorulari ap acik cevaplarla aydinlatiyor kafanizin karishmasina izin vermeyin arkadaslar, kendi kendimiz yaratdik yada tesadufen yarandik,yasamin anlami yok gibi cahil dushuncelerden uzak olamak gerekir , bir sanat sanatkari gerektirir.
Hayatın anlamını çözemezsiniz insan önce kendi olmalı buradaki filozoflari okuyup hemen onları taklit ettiniz hepiniz taklitcisiniz hepimizin kendi hayatı var bunu kimsenin anlamasını beklemeyin nasıl ve nerde mutluysan hayat odur işte. Hayat gerçektir be hayat kadar gerçek olmalıyız. Benim tercihim şu oldu kimsenin beni anlayacak kapasitesi olmadığını bildiğim için ben herkezi anlamayı tercih ettim çünkü kimse sizi anlayamaz çünkü sen en özel insansın
merhabalar ya herşey iyi de hoş ta ama sonuç diye bir şey var. hepimiz gayet iyi biliyoruz sonucun yani nihayetin. aslında şunu bilmek istiyorum. ha şimdi öldüm ha çoluk çocuk torun sahibi olduktan sonra öldüm ne fark eder sonuçta ölmeyecek miyim. biraz fazla yaşayalım diyenler olabilir yinede aradaki farklar çok yaşayan az yaşayandan daha çok yemek yiyecek,spor yapacak,seks yapacak,sülalesi genişleyecek,soyu artacak,çok mutlu olacak, çok sıkıntı çekecek v.s…. buna benzer şeyler yaşayacak fazladan sonuçta ölmeyecek mi? öğrenmek istediğim hayatın amacı nedir? herkes soracak bana bunu herkes bilmek ister. haklısınız bunu herkes bilmek ister ama bunu bilen bir insan yaşamak yada ölüm arasındaki o güzel farkı anlayacak ve en doğru tercihi yapacak. bu tercihi yapacak olanlar çok düşünecek üzerinden çünkü o kadar kolay değil. sizi sadece şunu söyle bilirim bana göre hayatın amacı olgunlaşmak gerisini filmin ikinci bölümünde göreceksiniz.
İnsan bir boş cd gibi baslar hayata ve göz kulak burun dil ve hislerle dolmaya baslar belek belirsiz beyin Belek’te olan bütün dokümani işler ve süper bir şekilde yavaş yavaş büyür gelişir anlamlaşir bir film olur daha film olmadan filmin kodu yazılmiştir parmak izlerimiz göz izlerimiz ve yüzümüz bunlar yeryüzü ne gelmiş bütün insanlarda farkli olmuştur ve hiçbir insan ayni olmamiştir ve filmde kurallar insanda vardır kural budur herşeyin olay düşünce dost eş çocuk yaşli hayvan herşeyin herzaman olayın oluşumuna göre bir terazisi vardir sen bunu sende önceden var olan hırs kin zevk şevk arzu ve daha bir çok durumla özgürce karar verirsin işte bu karar senin imtihanın dır ve düşünürken bile insani bir terazide düşündüren varlik yokluk meselesinde bile şu gerçek var yaşamin fiziksel kimyasal olarak kesin olarak allahin varligina inaniriz ama bunu toplum içinde iki gün aç kaldigimizda herkesin canisi olacak kadar aptal olabiliyoruz bakin bunu düşünmenin bile bir farklı terazisi var ben kimya fizikten biliyorum bazi insanlarda hacı hocanin vermiş olduğu düzen ahlakından dolayi inaniyor herkesin terazisi farklı bir bakişta ama ölçüleri ayni yani aslinda çok zeki olanda çok aptal olanda sonuçta bu teraziye vereceği cevap ile yaşiyor ben şahsen yaşadigim bu parasizligima rağmen bunu düşünerek hayata çok huzurlu olduğumu söyleyebilirim buna bagligi yükselince insanin dahada yüceliyor düygular ve hayat daha anlamlı ve Mutlu ölümsüz olma duygusu evet bedenim yok olabilir ama ben hep var olacagim bu benim gerçeğim ölüm ne garip şey anne yaşamak isterken delicesine diyen Ahmet abimiz gibi tabi
dusuncelerimi nasil ifade edebilcegimi bilmiyorum aslinda yasadigmiz bu dunyayi hic anlamiyorum ve sanirim bu bana gercekten aci veriyor hayatin anlami nedir? aslinda hayatin bir anlami olmasi gerekirmiki bu soruyu soruyoruz belkide en buyuk yanilgimiz herseye bir anlam yukleme cabamiz insan oglunun korkulari var yok olma korksu gibi ve arzulari var sevdiklerinle mutlu olmak gibi ve tum bunlar bizi hayatin anlamini sorgularken objektif olmaktan uzaklastiriyor bana kalirsa hayatin bir anlami bir plani yok dolayisiyla bizimde yok ve hic birzamanda olmayacak…var olmak koseye sikismaktir
Arkadaşlar nasıl ki açlık yaşadığınızda bunu yemek ile tatmin edip doyuma ulasiyorsaniz, ve bu ihtiyacın(açlığın) var olup olmadığını düşünmeden ihtiyacınızı gideriyorsaniz hayatın anlamıda açlık dan daha gerçek ve tatmin edilmesi doyurulması gereken bir ihtiyactir. Acikmaniz yemek yemenin vaktinin geldiğini söyler. Hayatın anlamını sorgulamanizda bunu bulmanın zamanı geldiğini bize bildirir. Her değerli şey gibi oda gizlidir. Altın bulmak için yerin dipleri kazılır gram gram çıkarılır. Hayatın manası da bundan farklı değildir. Yogun bir düşünsel çabanın ürünü olarak ulaşılan hayatın
en değerli dusuncesidir. Henüz ulaşamadığımız şeye yok diyerek
aslında düşünmenin zorluğundan kaçmak için bahane uretmeyelim. O yüzden kolay ama yalnis yolu tercih ederek hayatın anlamı yok gibi cümleler düşünülmeden yazılmış insanın gerçekliğinden uzaktır. Bu aynen insanın açlığı yok açlık, insanın midesine gereksiz vermiş olduğu bir değerden ibaret cümlesi ile eş değerdir. Hayatın anlamını bulmak istiyorsak ilk önce yapılması gereken şey hayatın bir sahibi olup olmadığını bilmektir.yaratici var mı yok mu?
68zSx5HF284 ZB2evpec_Fg an_gVxDNfnw
Son video Hawking in tanrinin olduğunu itiraf ettiği video. En azından bunlar temiz akıl sahipleri için bir yaratıcı olduğunun şimdilik isbati.Kullandığın telefonun bile tasarımcısının olduğunu kabul edip en iyi tasarım ödülü verirken herkes tarafından kusursuz işlediği kabul edilen evrenin nasıl bir tasarımcısı olmaz.hic düşünmedinmi? Eğer yaratıcı varsa ki artık olmadığını savunmak bu zamanda akıl dışı o zaman hayatın anlamıni yaratici eksenli düşünmek gerekir? Neden yaratıcı beni var etti? Ölümün olduğu yerde yaptığım eylemlerin sonucunun değeri ne? Hayatın en önemli sorusunu bulmak istiyorsak biraz beyin kaslarımizin ağrıması lazım değil mi? Eğer ona rağmen işin içinden cikamazsaniz mail atabilirsiniz? Karınca kararınca cevaplamaya çalışırım. Saygılar…
kapatra1432 at gmail.com
Şöyle düşünün; herhangi bir konu ile ilgili bir şeyler duyarız. Kesinlikle vardır. Belki abartılmıştır.Veya yanlış aksettirilmiştir.Herkes farklı bir sonuç çikarabilir bu konudan.burada önemli olan konunun ne oldugu değil var olduğudur. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz. Kuran ı Kerim doğrudur. Hayatın gerçeği yapılan işin iyi niyetle mi yoksa kötü niyetle mi yapıldığıdır.Bir örnek:
Bir kişi çölde bir su kuyusu bulur.Yere bir kazık çakar.Kendisi ve başka gelecek olanlar hayvanını bir yere bağlamalıdır ki su içerken hayvanı kaçmasın.başka bir gelen yerde kazığı görünce tutar yerinden çıkartır.kendisinden sonra gelen olursa takılıp düşmesin diye.Bu iki kişide yaptıkları işte iyi niyetli hareket etmişlerdir.Kişi için bundan sonrası yaratana kalmıştır.Sonuç bizden değildir.Sonuca bakacak olan yaratan dır.
Anlama inansak da inanmasak da hayat bizi görünenin arkasına bakmaya zorluyor. Kimse bu dünyada gördüklerini ve bildiklerini olduğu gibi kabul edecek kadar ruhsuz olamaz. Belki vardır belki yoktur ama eğer bir anlam arayışının pek çoğumuzu yakalaması çok normal değil mi? En acımasızı bu konuda rahat hüküm bildirmek olur. Ben sevdiklerimi korumak isterdim çok kişiyi sevdim sevgim de çoğu kez biraz karanlık hüzünlü ve kasvetli oldu şimdi anneciğimi koruyamıyorum. Biraz daha doğru olabilmemi ona daha yardımcı olabilmemi sağlayan önemsiz değerlerimin pek çoğuna o hayali anlamı ararken buldum.
Acıları anlamın dışında sanmak yerine işimiz buymuş gibi düşünürsek ne olur? Yani buraya acıyı da yaşamak için gelmiş isek bu hayata ne denir? Tabi ki dilin sınırlılığı ve hayal gücünün işin içine girmesi nedeniyle saçma bulanlar olacaktır. Lakin her an yaptığımız bir şey olması gereken anlamın tecrübe, deneme, sınav gibi kelimelerle anlatılması muhtemeldir. Bunlarda acı ve sevinç karışıktır. Acılara ve sevinçlere çok takmamak lazım. Herkesin hayatının geçmiş olması dileğiyle.
Bence yaşamın anlamı da, mutluluk, özgürlük vs. vs. kavramlar gibi insanın ve soyutlanmış düşünce ve kavramların mimarları filozofların ister maddeci olsun, ister idealist hiç bir zaman bulamadığı ve asla doyurucu bir cevap veremeyeceği bir olgudur. Ve her şeyden önce donemseldir. Günün ihtiyaçlarına ve insan toplumunun genel yaşayış alışkanlıklarına göre şekillendirdiği bir olgudur. Ki düşünceler insanların güdülerinin gelişmiş halı ve dönemsel çıkarlarının ışığında ilerleyen, şekillenen geliştikçe de kavramlaşan tarihsel gelişmeye paralel gelişen maddi olgulardır. Şair ne demiş; “Hayat dediğin üç gündür, dün geçti gitti. Yarınsa muamma. Öyleyse, hayat dediğin bir gündür, o da bu gündür.” Tadını çıkarmanız ve kendinize zehretmemeniz dileğiyle…
Hiçtik varedildik bi şey olduk sonsuzluğa yürüyoruz.başı olmayan sonsuzluğun farklı yaşam kombinasyınlarının tekamülünü yaptırılıyoruz.hayatın anlamı sonsuz olmak ve sonsuzluğa hazır edilmektir.yüce ALLAHIM sana teşekkürle şükrediyorum hiç olmaktan varettiğin ve sonsuzluğu vaad ettiğin için sana inanıyor sana güveniyorum ve sana teslim oluyorum değiştiremeyeceğim şeyler için sabır anlayamadığım şeyler için anlama gücü taşıyabileceğimiz kadar yük ver günahlarımızı bağışla amin.
Sevgi ve saygılarımla
Yaşamın amacı Canlı kalabilme , hertürlü bilgiye ulaşma ve vijdanlı bir şekilde ruhsal Aleme erişmek