Kısaca Kutadgu Bilig
Türk edebiyatının İslam etkisinde ve özgün(telif) ilk büyük felsefi eseri Kutadgu Bilig hakkında bilgi vereceğiz. Orhun Abideleri bulunana dek, Türk edebiyatının ilk örneği sayılan eserde, edebi geleneğin kökleri yer alır. Felsefe açısından İbn-i Sina, Aristoteles ve Konfüçyüs etkileri olduğu savunulmuştur. Herhangi bir etkiden kesin olarak söz edilemez. Lakin yazarın kendi kültüründen etkilenmeye çalıştığı açıktır. Eski Türk kültürünün(Köktürk) izleri vardır.
Türk düşünce yaşamının başlangıç evresinde, devletle ilgili bir eser olması önemlidir. Bir siyasetname şeklinde yazılan eser: devletin nitelikleri hakkındadır. Yeni yeni kurumsallaşan ve düşünce tabanına ihtiyaç duyan Türk devletlerinde bir eksiğe cevap verdiği söylenebilir. İsmi genellikle “saadet veren bilgi” olarak tanımlanır. Vambery, Radloff, V. Thomsen, A.Caferoğlu gibi yazarlar “kut”u, saadet olarak algılamıştır. Kutadgu Bilig de kutlu ve mutlu olma bilgisi olarak anlaşılmıştır. İbrahim Kafesoğlu, kut’un siyasi güç olduğunu söyler. İlahi kaynağını belirtir. Kaşgarlı Mahmut kut’a devlet anlamı verir. Kutadgu Bilig’in devlet yapan bilgi anlamına geldiği de söylenebilir. Günümüze uyarlanmış haliyle “Devlet bilgisi” adı da uygun düşecektir. dmy.info/karahanlilarda-devlet/
- Yusuf Has Hacib tarafından 1070 yılında tamamlamıştır.
- Yusuf, 1018-1019 yılları civarında Balasagun’da doğmuştur.Arap, Fars ve İbrani dil ve edebiyatı, felsefe, tarih, matematik, astronomi, tıp eğitimi görmüştür. Satranç, kuşçuluk, okçuluk, avcılık, çevgen ile uğraşmıştır.
- Kutadgu Bilig’i yazmaya Balasagun’da başlamış Kaşgar’da bitirmiştir. Kaşgar’da, Tavgaç Uluğ Buğra Kara Han ebu Ali Hasan bin Süleyman Arslan Han’a takdim etmiştir. Tavgaç Uluğ Buğra Kara Han da KB’i çok beğenerek Yusuf’a tayangu(danışman, has hacib) ünvanı vermiştir. Ardından uluğ has haciblik makamına tayin etmiştir.
- KB. İkişer uyaklı mesnevi tarzında bir manzumedir.6645 beyittir. Beyitler 88 bab (kapı)’a ayrılır. Şekil bakımından Firdevsî’nin Şehname’sine benzer. Aliterasyon(ses tekrarı) ve yansımalar sık görülür. Bir başlangıç bölümünden sonra dört kişi arasındaki olay ve konuşmaları anlatır. “Kut” almak ve “kut”la yönetme tartışılır.
Nüshalar ve Üzerinde Çalışanlar
Üç nüshası bulunur. Yaklaşık aynı hacimdedirler. 1. 1796 yılında Joseph von Hammer-Purgstall tarafından Uygur harfleriyle yazılan bir nüshası satın alınıp Viyana’ya götürülür. 2. 1825’te Pierre Jaubert bu nüshayı tanıtır. 1896’da Kahire’de bir nüsha bulunur.3. 1914 Arap harfli olan Fergana nüshası Zeki Velidi Togan tarafından bulunur. Bu nüshanın tıpkıbasımını 1943’te TDK. yayımlamıştır. Hermann Vambery, Otto Alberts, Wilhelm Radloff, Wilhelm Thomsen, P. Melioranskiy, V.V. Bartold, J. Thury, A. Samoyloviç, Ahmet Zeki Velidî Togan, Muallim Fıtrat, Cari Brockelmann, Sergey E. Malov, Abdülkadir İnan, Fuat Köprülü, Lugi Bonelli, Z.F.Fındıkoğlu, Turi Yöjef, Reşid Rahmeti Arat, Sadri Maksudî Arsal, Ahmed Ateş, A. Bombaci, A.A. Valitova, Kilisli Rifat Bilge, A. Caferoğlu, H. Namık Orkun, İ. Kafesoğlu, Halil inalcık, Agop Dilâçar, Saadet Çağatay, Necla Pekolcay, Reşat Genç üzerinde çalışmıştır.
Kutadgu Bilig Hakkında Bilgi- İçerik
Art zamanlı incelemede bizlere birçok konuda temsili bilgiler verir. Türklerin İslam’a geçiş döneminde hayat görüşleri, Türk töresinin yeni inançlara reaksiyonu, sosyal yapı, devlet yönetimi, din ve ahlak anlayışı, din ve tasavvuf tarihi, edebiyatın tarz ve üslupları, siyasetname ve ütopyaların tarihsel değeri, akrabalık ve kan bağından siyasal nitelikli yönetime geçiş, Türk dilinin tarihsel gelişimi ve Karahanlı Türkçesinin özellikleri eserde görülebilir. Dini terimler dahil Türkçe kullanmaya özen gösterilmiştir. (Allah: Tengri, Peygamber: Yalavaç, savcı; Halifeler: Dört eş)
Bütünlük olarak dört parçaya ayrılabilir:
- Küntoğdı adlı ilig (beğ) ile vezir Aytoldı’nın Öyküsü
- Küntoğdı ile Aytoldı’nın oğlu Ögdilmiş’in arasındaki öykü
- Küntoğdı – Ögdilmiş – Odgırmış (Ögdilmiş’in kardeş kadar yakın arkadaşı) arasındaki öykü
- Ögdilmiş ile Odgırmış arasındaki öykü
Dört temel neng(şey)- öğüt vardır:
- Köni törü (doğru, haklı töre): Kün-Toğdı adlı ilig (bey, hükümdar) temsil eder.(diğer nüshada: adalet)
- Kut: vezir Ay- Toldı temsil eder. (dn: devlet)
- Ukuş (kavrayış, zekâ): Ay-Toldı’nın- vezirin oğlu Ögdilmiş temsil eder.(dn: zeka, akıl)
- Akıbet: Ögdilmiş’in kardeşi- vezirin oğlu olan Odgırmış temsil eder.(dn: kanaat, afiyet)
Eser Tengriye hamdü sena ve peygambere selam ile başlar. Dört Halife’ye övgülerden sonra Yaruk Yaz Faslın Ulug Tavgaç Bugra Han Ögdisin Ayur (Parlak Bahar Fasih, Uluğ Buğra Han Övgüsü) gelir. 6-10. bablarda bilgi, dil, ahlak ve iyilik kavramları anlatılır. 11. bab kitabın amacı ve içeriği hakkındadır.
“Tavgaç Hasan Buğra Han’a sunulan eserin adı Kutadgu Bilig’dir, okuyana kutlu olsun; ki uzanıp iki dünyayı ve ahireti elinde tutan bir yapıttır; kişi yeryüzünde iken bu iki dünyayı elinde tutarsa kuta erişir.”
13. babtan 85. baba kadar kahramanların ilişkileri ve diyaloglar bulunur. Devlet yönetimi, devlet teşkilatı, adil davranmak, akıl, doğruluk, yasa, görgü, görev ahlakı, halkın yapısı, dünya ve ahiret işleri gibi olgular anlatılır.
Kutadgu Bilig kan bağına dayalı toplumun siyasallaşmasını ve “han”ın otoritesinin vezir gibi kurumsal devlet anlayışlarına sevkini de anlatır. Han(<kan) etrafında toplanmak, han ve devlet etrafında toplanmaya dönüşmüştür. KB. de vezir ve oğullarının önemi de buradan gelir. Artık iktidarda vezir de söz konusudur. Vezir, kurumsal gücü temsil eder. Önceden yalnızca kana bağlı olan kut, şimdi çeşitli dallara ayrılarak devlete ait olmaktadır.
Türkolog Hermann Vambery eserin uyarlanma olduğunu düşünse de Türki özellikler barındırdığını tespit ederek özgün eser olduğunu belirlemiştir.Otto Alberts felsefi bir eser olduğunu düşünmüş Aristotelesçi fikirlere bağlamıştır.Alessio Bombaci’ye göre, önceki Arap ve Fars örneklerinde siyasetle ahlak ve felsefe birlikte değildir. Kutadgu Bilig’te bunlar birliktedir. Aynı zamanda alegorik ve konuşmalara dayalıdır. Birçok taraftan özgün bir eserdir.
Mehmed Fuad Köprülü’ye göre, Ibni Sina etkisi görülür. Reşid Rahmeti Arat’a göre, Yusuf, bu eseri ile, insan hayatının anlamını tahlil ve onun toplum ve dolayısı ile devlet içindeki görevini tayin eden bir hayat felsefesi sistemi kurmuştur. Halil İnalcık, KB’in siyasal görüşü ve adalet anlayışının Fars ve İslam tarzlarıyla ilgisini anlatır. İnalcık’a göre metinde eski Türk anlayışı yer alır.
Sadri Maksudi Arsal, Orhun Yazıtlarıyla karşılaştırır. Çin (Konfüçyüs) etkisi , Farabi etkisi görür. A. Caferoğlu, Yusuf’un milli unsurlarına bağlı oluşuna dikkat çeker. Yusuf kendisini, Karahanlı Devleti’nin düşünürü saymaktadır. Türk geleneğini temel olarak kullanıp devlet düzenini pekiştirmek ister. Agop Dilaçar eserin felsefi temellerini anlatır. Saadet Çağatay ve Reşat Genç de eser üzerinde çalışmışlardır. Bak: dmy.info/category/turkoloji/
Sözümü söyledim men bitidim bitig Sunup iki ajunnı tutgu elig Kitap atı urdum Kutadgu Bilig Kutatsu olıglıka tutsu elig Kişi iki ajunnı tutsa kutun Kutadmış bolur bu sözüm çın bütün Bu Kün-Togdı ilig tidim söz başı Yörigin ayayın ay edgü kişi |
Sözümü söyledim ben, kitabı yazdım. Uzanıp iki dünyayı tutan bir eldir. Kitabın adını koydum Kutadgu Bilig, Kutlu olsun okuyana, elini tutsun. Kişi iki dünyayı kutla tutarsa, Kutlanmış olur, bu sözüm doğru, bütündür. Önce Kün-Togdı beyden söze başladım, Yorarak açıklayım, ey iyi kişi! |
Filozoflar ile Alakası
Kutadgu Billig’i siyasi, hukuki, içtimai ve ahlaki yönden inceleyen araştırmacılar ondaki Farabi ve İbni Sina tesirlerini ve bu filozoflar vasıtasıyla gelen Eflatun ve Aristo izlerini göstermeye çalışmışlardır.[1] Yusuf, Firdevsi’nin “Şahnamesi”ni; Abunasır Farabi’nin ve Abu Ali Sinan’ın Arap dilinde yazılmış felsefe eserlerini görmüştür.[2] Budizm, Manihaizm felsefeleri, matematik, astronomi, tababetle ilgili bilgileri, avcılık, kuşçuluk gibi hüner ve sanatları titizlikle öğrenmiştir.[3] Hint ve İran edebi eserlerinin etkisi, vezin ve biçim özelliklerinden- üslup özelliklerine kadar tahlil edilmektedir.[4] Kutadgu Bilig’deki Çin etkisi de söz konusu edilen araştırmalardandır. S.M. Arsal Konfüçyanizm’in Türk siyaseti geleneğine etkilerini inceler ve bu öğretinin Türk anlayışından uzak olmadığını söyler.[5] Arsal ayrıca Kutadgu Bilig”i Orhun Kitâbelerindeki «devlet fikri» ile karşılaştırır; eserde, Çin (Konfuçyanizm) etkisi ile devlet idaresinde akıl ve ilmin rolü ve han’ın vasıfları yönünden Farabi etkisi görür.[6] Çin ve Türk kültürleri yüzyıllar boyunca iletişen özellikle Uygur ve Karahanlı dönemlerinde İpek Yolu’nun da katkısıyla düşünce hayatında etkilere yol açmıştır. Uygur yazmalarında Konfüçyüs’ten çevirilerin yer alması ve Kutadgu Bilig’de Konfüçyüs öğretilerine benzer anlayışın bulunması buna örnektir.[7]
Kaynakça
[1] Ümit Hassan,Türkiye Tarihi 1 – Osmanlı Devletine Kadar Türkler, s.302
[2] Mahmut Kaşgarlı , Uygur Türkleri Kültürü ve Türk Dünyası, S.77
[3] Mahmut Kaşgarlı , Uygur Türkleri Kültürü ve Türk Dünyası, S.155
[4] Halil İnalcık, Türk Kültürü Araştırmaları, Kutadgu Bilig’de Türk ve İran siyaset nazariye ve gelenekleri s.259- 271
[5] M. Arsal, Türk Tarihi ve Hukuk, İstanbul, 1947, s. 90, 98
[6] Ümit Hassan,Türkiye Tarihi 1 – Osmanlı Devletine Kadar Türkler, s.307
[7] Mahmut Arslan, Konfüçyanizmin Eski Türk Ahlak ve Siyaset Felsefesine Etkisi, Sosyoloji Konferansları (prof. Dr. Mehmet Eröz’e armağan), sayı: 22, 15-28, (1988).
* Siyasetname olarak KB. Selçuk.edu.tr
* Türkiye Tarihi 1 – Osmanlı Devletine Kadar Türkle Ayla Ödekan, Halil Berktay, Ümit Hassan, Cem Yayınevi