Galaksinin uzak ve önemsiz köşesindeki gezegenin merkezinde bir ülke varmış. Her açıdan ortalama bir ülkeymiş. Ancak diğer ülkelerden daha iyi ve üstün olduklarını iddia ediyorlarmış. Çevre ülkeler bu duruma sevinmişler. Çünkü bir kere kendini kandırdın mı gerisi gelir. Gelişmenin önündeki en büyük engel kendini kandırmak olduğundan bizim ülkenin gelişmesine imkan kalmamış. Herkes gelişmiş, ancak bizim ülke yerinde saymış. Hedefe vardığını ilan ediyorsan bir yere gitmiyorsun demektir.
Bu ülkede en eksik şey eksiklikmiş. Tam olmayan insan bulmak çok zormuş. Herkes bir şeylerin havasını atıyormuş. En çok da uydurdukları kimlikleri diğerlerine dayatmaktan hoşlanıyorlarmış. Herkes üstün olduğu için hukuktan bahsetmek zormuş. Hukuk, yani başkasının hakkı ve farklılığı saygı görmeyince insanlar saçma üstünlüklerini bile ifade edememişler. Çok yüksek bir medeniyet oldukları savıyla hareket eden vatandaşların ilk fırsatta yurtdışına kapağı atmaya çalışması da ilginçmiş.
Kendini kandırmanın yan etkilerinden olan hukuksuzluk cemiyet olmayı da engellemiş. Bu toplum derme çatma duruyormuş. Trafikte başkasının yol hakkına inanmayan vatandaş, başkasının yaşam hakkına da inanmıyormuş tabi. Görüşlere, yaşam tarzlarına ve ahlaka saygı gibi şeyler sadece kendini kandırma seanslarında marka sözler haline gelmiş.
Herkes üstün olduğundan çok önemli işler için çok sayıda insan bulunuyormuş. Milyonlarca insanın kaderi en üstün ve en yetenekli anlamına gelen bacanak, dayı oğlu ve teyze evladı gibi üstatlara emanet ediliyormuş. Kendini kandırmanın sonucu olarak bir yere layık olmaktan bahsedilmiyor, ahlak denen şeyden konuşmak günah sayılıyormuş.
Anne, baba, çocuk yalnızca birer isim olmuş. Eşitlik, adalet, güven reklamlarda çıkmasa unutulacakmış. Çünkü kendini bile kandıran, diğerlerine ne yapmaz? Aile yapısı az kaldı çöküyormuş ki toplum yapısından bu anlaşılıyormuş. Aslında gösterge olabilecek felaketler yaşansa da kendini kandırmada çok başarılı olduklarından ders almıyorlarmış. “Ben” demeyi bırakamamışlar.
Uzun zaman önce başkasının sömürgesi olan bu ülkenin insanları kendini kandırmanın yeni yollarını büyük keşif, kendini en çok kandıranları da kahraman ilan etmeyi sürdürmüş. Başkalarını en çok kandıranı da başa geçirmişler. Kandıranların temsilcisi de onları istedikleri gibi kandırmış. Bütün kendini kandıran ülkelerde olduğu gibi, sömürgeci efendiler dışında bir şey değişmiyormuş.